Karpal Tünel Sendromu
24 Aralık 2021

Karpal Tünel Sendromu Nedir?

Bilek kanalı sıkışma sendromu olarak tanımlayabileceğimiz karpal tünel sendromu, özellikle çalışan aktif popülasyonun önemli bir sağlık problemidir. Hafif sinir sıkışması belirtilerinden, ciddi fonksiyon kaybı oluşturan ağır kas zayıflıklarına kadar geniş bir yelpazede bulgu verebilen kompleks bir hastalıktır. Tuzak nöropatileri denilen periferik sinir sıkışmaları içerisinde en sık görülenidir.

Karpal Tünel Sendromu

Karpal tünel, el bileğindeki kemikler ile bu kemikler üzerindeki karpal ligament denilen kalın bir örtünün oluşturduğu kanala verilen isimdir. Bu kanaldan el parmak hareketlerini sağlayan tendonlar ile birlikte parmakların bazılarının hareket ve duyusundan sorumlu olan median sinir geçer. Median sinirin bu kanalda çeşitli nedenlere bağlı olarak sıkışması sonucu karpal tünel sendromu ortaya çıkar.

Karpal tünel sendromunun nedenleri nelerdir?

Karpal tünel sendromu çoğu durumda bir aşırı kullanım yaralanması olarak ortaya çıkar. Özellikle sürekli tekrarlayıcı ve zorlayıcı el bilek hareketleri yapmak zorunda olanlarda sık görülür. Uzun süreli bilgisayar kullananlar, bazı müzik aletlerini çalanlar, ağır ve titreşimli el aletleriyle çalışanlar, el bileği hareketinin fazla olduğu tenis, masa tenisi gibi sporlarla uğraşanlar, sürücüler ve ev ve el işleriyle fazla meşgul olan ev hanımlarında karpal tünel sendromunun daha fazla görüldüğü bilinmektedir. Bunların dışında, obezite, şeker hastalığı, hipotiroidi, akromegali, gut hastalığı, bazı romatizmal hastalıklar ve gebelik karpal tünel sendromunun görülmesi için diğer risk faktörleridir. Gebelikte ortaya çıkan karpal tünel sendromunun doğum sonrası düzelme ihtimali yüksektir.

Bazı kişilerde bilek kanalı yapısal olarak dardır ve sıkışmaya yatkınlık oluşturabilir. Yine kırıklar, tendon iltihapları, yağ bezesi, kist ve tümörler gibi bölgesel nedenlere bağlı olarak da karpal tünelde sinir sıkışması meydana gelebilir.

 

Karpal tünel sendromunun belirtileri nelerdir?

Karpal tünel sendromunun erken dönemdeki belirtileri parmaklarda uyuşma, karıncalanma ve his kayıplarıdır. Bu duyusal belirtilere sıklıkla parmaklar, el bileği ve kolda görülebilen ağrı da eklenir. Şikayetlerin özellikle geceleri belirgin olması ve ellerde uyuşma, karıncalanma ve ağrı ile uykudan uyanılması karpal tünel sendromu için tipik belirtilerden biridir. Hasta şikayetlerini rahatlatmak için ellerini silkeleyerek sallar ve el bileklerini ovma ihtiyacı duyar. Bu durum zamanla ciddi uyku bozukluğu problemlerine yol açabilir.

Erken dönemde tespit edilip önlem ve tedavi uygulanmayan olgularda sıkışma ilerleyerek, şikayetlerin gün boyu kalıcı hale gelmesine, el ve parmak hareketlerinde çabuk yorulmalara, tutma ve kavrama gücünde azalmalara ve ağrının dirsek, omuz hatta boyun bölgesine kadar yayılmasına neden olabilir. Ağır sıkışma olgularında avuç içi ve başparmak kaslarında atrofiler (kas erimeleri) ve ciddi kas kuvvetsizlikleri ve his bozuklukları ortaya çıkabilir.

Karpal tünel sendromunun tanısı nasıl konur?

Karpal tünel sendromunun tanısında dikkatli bir hasta öyküsü alınması çok önemlidir. Sonrasında kapsamlı bir fizik ve nörolojik muayene yapılır. Bu sırada sinir sıkışmasını uyaracak bazı özel testlerden faydalanılır. Sinir sıkışması düşünülen hastada, sıkışmanın yerini ve şiddetini göstermek için en yararlı yardımcı yöntem elektrofizyolojik testler yani EMG’dir. Bu yöntemle sinirlerin ileti hızları ölçülerek sıkışma hakkında objektif verilere ulaşılır.

Karpal tünel sendromu, boyun fıtıkları başta olma üzere, omurga, omuz ve dirsek kaynaklı ağrılı durumlarla sıklıkla karışabilir. Böyle durumların ayırıcı tanısını yapmak için gerekli olduğu durumlarda röntgen, ultrason ve MRI (manyetik rezonans görüntüleme) gibi yardımcı tanı yöntemlerine başvurulabilir. Yine sıkışmaya neden olabilecek altta yatan bazı hastalıkların araştırılması için kan tahlillerine ihtiyaç duyulabilir.

Karpal tünel sendromu nasıl tedavi edilir?

Karpal tünel sendromu çoğu olguda ameliyatsız olarak tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Çoğunlukla aşırı kullanıma bağlı olarak ortaya çıktığından tedavide birinci basamak el ve bilek bölgesinin aşırı ve zorlayıcı kullanımlarını kısıtlamaktır. Bu dönemde destekleyici el bileği atellerinden de faydalanılır. Bu ateller sadece gece takılabileceği gibi, şikayetlerin fazla olduğu durumlarda gündüz de takılabilir. Ağrı kesici ve iltihap giderici ilaç tedavileri, bölgesel steroid enjeksiyonları ve bazı durumlarda B kompleks vitaminleri tedaviye eklenebilir.

Karpal tünel sendromunun tedavisinde kullanılan fizik tedavi uygulamaları arasında ultrason, lazer, ağrı kesici ve kas kuvvetlendirici akım tedavileri, mobilizasyon, manuel terapi, kuru iğneleme ve bantlama gibi yöntemler sayılabilir. Esneklik ve kas kuvvetini arttırıcı egzersizlere fizik tedavi ve rehabilitasyon programının bir parçası olarak başlanmalı ve tavsiye edilen süre boyunca devam ettirilmelidir.

Bu konservatif tedavilerle şikayetlerinde gerileme olmayan veya ağır iletim bozuklukları ile birlikte belirgin nörolojik kayıpları söz konusu olan hastalarda cerrahi tedavi gündeme gelir. Cerrahi tedavi ile karpal tünel üzerindeki bağ kesilerek kanal serbestleştirilir. Operasyon sonrası eklem hareket açıklığını sağlamak ve kasları kuvvetlendirmek için egzersiz programına devam edilir.

Karpal tünel sendromundan korunmak için neler yapılmalıdır?

  • El bileğini zorlayıcı iş ve aktivitelerden uzak durun.
  • Gerektiğinde el bileğini destekleyici bileklik ve ateller kullanın.
  • El bileği sürekli bükülü halde çalışmaktan kaçının.
  • Çalışma sırasında molalar verin. Bu molalarda germe egzersizleri yapın.
  • Bilgisayar kullanıyorsanız el bileğini destekleyici mouse padler ve klavye destekleri kullanın.